اَللّٰهُمَّ قَنِّعْنِي بِماَ رَزَقْتَنِي وَباَرِكْ لِي فِيهِ وَاَخْلِفْ عَلَىَّ كُلِّ غائِبَةٍ لِي بخِيْرٍ
Allâhümme kanni‘nî bimâ razektenî ve bârik lî fîhi ve
ahlif aleyye külli gâibetin lî bihayr.
“Allah’ım! Bana verdiğin rızık konusunda beni kanaat sahibi yap ve o
rızkımı bereketli kıl. Zayi olan her nimetin daha hayırlısını bana ihsan eyle!”
Kanaat, bitmez
tükenmez bir hazinedir. Kanaat, elinde olanla yetinmek demektir.
Elinde olanın kıymetini bilen insan, Onu verene şükreder. Kendisine verdikleri
için şükredenlere Allah kat kat fazlasını verir, nimetlerini artırır.
Rızık, Allah’ın
takdiriyledir. Allah’ın takdir ettiğine ulaşmak için insana düşen gayrettir,
çalışmaktır. Bunu yaparken de sadece Allah rızası için yapmaktır. Onun rızasını kazanan Onun koruması altındadır.
Rızkın bereketli olması için kanaat etmek de önemlidir. Allah,
kanaat sahibi olanların rızkını bereketlendirir.
Eldeki
imkânlara şükretmek ve paylaşmak, rızkı bereketlendirir. Rızkın
bereketlenmesiyle insan sahip olduğu beş adet rızkın on adetlik, yüz adetlik
tesirini görür.
Коментари
Публикуване на коментар